HDP Dersim İl Örgütü tarafından 1937-1938 Dersim Katliamı’na ilişkin basın açıklaması yapıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi; n”Her yıl 4 Mayıs tarihinde Soykırımda yitirdiğimiz canlarımızı hatırlıyor ve anıyoruz. Ermeniler, Kürtler ve Aleviler yüz yıldan fazladır bu topraklarda soykırım yaşıyorlar.”
TEDİP VE TENKİL HAREKATI
Dersim coğrafyasında yaşanan soykırımlar, ‘’Tertele wo veren’’ (önceki tertele) dedikleri 1915 Ermeni Soykırımı’yla başladı. Dersim’i tek millet, tek din ve tek dil paradigmasıyla biçimlendirmek isteyen merkezi otorite; 25 Aralık 1935 yılında 2884 sayılı Tunceli Vilayetinin İdaresi Hakkında isimli bir kanun çıkarıp, ‘tedip’ ve ‘tenkil’ harekâtı için zemin hazırlamıştı. Ve 4 Mayıs 1937’de Bakanlar Kurulu kararıyla tarihin en kanlı katliamlarından birini gerçekleştirdi. Emre göre; ‘’Taş üstünde taş, gövde üstünde baş’’ kalmayacaktı. ‘’Tenkil Harekatı’’ 12 Mayıs 1937 tarihinde başladı.
TOPLUMSAL YÜZLEŞMEYE İHTİYAÇ VAR
Dersim’e havadan ve karadan askeri saldırı başlatıldı. Resmi verilere göre 13 bin kişinin öldürüldüğü Dersim’de, yerel kaynaklara göre ise 50 binin üzerinde insan katledildi , binlerce insan vagonlara bindirilerek Türkiye’nin Batı illerine sürüldü. Yüzlerce köy haritadan silindi. Kadınlara tecavüz edildi, kız çocukları ailelerinden kopartılarak “ganimet” diye subaylara verildi. Seyit Rıza ve 6 dava arkadaşı Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edildi. Geride kalanlar ise “beyaz ölüm” denilen acımasız asimilasyon programına tabi tutuldu. Halkımızın “roca şaê– yas günü” dedikleri 4 Mayıs, Kızılbaş Kürtlerin etnik ve inanç kimliklerine yönelik bir tertele olarak toplumsal yüzleşmeye de ihtiyaç duymaktadır.
Bugüne kadar denenen tüm baskı ve katletme politikaları ile çözülemeyen Dersim sorunu, halen kan ile çözülmek isteniyor. Türkiye Cumhuriyeti Dersim Soykırımıyla yüzleşmediği gibi; dili, kimliği, inancı, kültürü, insanı ve Doğası üzerinden soykırım uygulamalarını sürdürmeye devam ediyor. Dilimiz, inancımız ve coğrafyamız üzerindeki yasaklar hala devam etmektedir.
Soykırımı engellemek ve geriletmek ancak etkin ve güçlü mücadeleye bağlıdır. Bu konuda herkese sorumluluk düşmektedir. Devleti, topraklarımızda işlenen bu suçlarla yüzleştirme çabamızı büyüterek devam edeceğiz. Türkiye’nin gerçek bir barış ve özgürlük yurdu olması için bütün yaşananlarla yüzleşilmesi gerekiyor.
DERSİM İSMİ İADE EDİLSİN
84 yıl önce yaşanmış bu kanlı tarihle yüzleşilebilmesi için resmi özür dilenmesi, 15 Kasım 1937 tarihinde idam edilen Seyid Rıza ve yol arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanması, 1937-38 yıllarında ne kadar insanın katledildiğine dair arşivlerin açılması, kamuoyunda “Dersimin kayıp kızları” olarak bilinen, evlatlık verilmiş çocuklarla ilgili belgelerin açılması, sürgüne gönderilen insanlarımızın akıbetine dair belgelerin açıklanması ve Dersim isminin resmi olarak tekrar iade edilmesi ile ancak mümkün olabilir. Halkımızın bu haklı talepleri bir an önce karşılanmalıdır.
Bu coğrafyada her şeyden çok ihtiyaç duyduğumuz toplumsal barışın ve halklar için adaletin bu tarihsel yüzleşmelerle inşa edilebileceğine olan inancımızla, 1937-1938 yıllarında Dersim Tertelesi’nde katledilen canlarımızı saygıyla anıyoruz .
bunuda Seyit Rizan'nin ölmekte olan ana dili Zazacada resmi sayfalarindas yer vermeyipte qurroca, türkce, ingilizce yayin yapan kripto HERmeni bozuntulari söylüyor öylemi?
hdp nin sayfasinda birak Zazacaya yer vermeyi Zazaca ve zazalar ile ilgili olan her seye fasizanlik uygulanmaktadir. Niyemi? bop projesinde Zazalara yer yoktur cünki daha öncede rus üniformasi geyip saldiran HERmeni bozunturlari Zazalardan yedikleri samari halen unutmamislar eee bizde o fasist bozuntularini unutmadik.
Hesaplasma gününün yaklasmasina o kadar seviniyorumki tahmin bile edemezsiniz niyemi hani o modern teknolojilerine güvennenler gercek teknolojik gelisimleri kimlerin yaptiklarini görünce o kücük dillerinim yutacaklar sonra tüm dünyada tek bir namusuz affedilmeyecek. Paten kurumlarina calismlari kaydettirecek kadar kimse aptal degil onlarin kimlere calistigni bilmeyene salak denir. Ne olur biraz daha acele edin. Zülfikarlarimiz ile sitleri bekliyoruz
Hdp Dersimlilerin partisi değil, Kürtlerin(güneydoğuluların partisi)..Bakın hdp nin mitinglerine , toplantılarına açıklamalarına kürtçe konuşma, kürtçe pankart, kürtçe slogan, kürtçe afiş görürsünüz..Zazacanın esamesi okunmaz..Bu ezber devam ediyor..Kürtçe pankart altında yürüyen Zazalara acıyorum
Seyit Rıza'nın ailesine neler neler yaptınız.Kim unutabilir ki?..