TMMOB Dersim tarafından Sütlüce bölgesinde yapılması planlanan Katı Atık Entegre Tesisi Projesine ilişkin açıklama yapıldı. TMMOB bünyesindeki 11 odanın kararıyla yapılan açıklamaya Mimar Odası tarafından şerh düşüldü. TMMOB Dersim İKK Sekreteri Uğur Beycan'ın açıklamaları şöyle;
Bilindiği üzere Tunceli-Pülümür-Nazimiye-Ovacık-Mazgirt Belediyesi Katı Atık Yönetim Birliği (DER-KAB) tarafından Tunceli ili, Merkez İlçesi, Sütlüce (Tüllük) Köyü Yolu Mevkiinde “Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi”nin yapılması planlanmaktadır.
Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi Projesi ile ilgili gerek kamuoyu gündemine yansıyan tartışmalar nedeniyle, gerekse Tunceli Belediyesinin ve yöre halkının talebi doğrultusunda TMMOB Tunceli İl Koordinasyon Kurulu olarak açıklama yapılması ihtiyacı doğmuştur.
2009 yılında planlanan ve süreç içerisinde yer seçimi ve tahsis işlemleri tamamlanan projenin uygulanabilmesi için 2011 yılında Tunceli Belediyesi ve İlçe Belediyelerinin katılımıyla Dersim Katı Atık Birliği (DER-KAB) kurulmuştur. Avrupa Birliği yatırım fonlarından olan Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA)’dan finanse edilen proje, ilgili kurumlardan gerekli izinler alınarak ihale aşamasına getirilmiştir.
Proje ile il merkezi ve bağlı belediyelerde bulunan vahşi depolama alanlarındaki katı atıkların ve yeni çıkacak atıkların toplanarak Katı Atık Berteraf Tesisinde gerekli proseslerden geçirildikten sora geri dönüşüme kazandırılması, kalıntıların düzenli depolanması ve mevcut vahşi depolama alanlarının rehabilite edilmesi amaçlanmaktadır.
Gelinen süreç içerisinde projenin uygulanması planlanan yer olan Sütlüce bölgesinde yaşayan yöre halkı tarafından, projenin Çevre üzerinde zararlı etkileri olacağı yönünde kaygı ve eleştirileri ve bu nedenle projenin iptal talepleri bulunmaktadır. Bununla beraber, TMMOB bileşenlerimizden olan Mimarlar Odası Ankara Şubesinin projenin yer seçiminin iptali ile ilgili açtığı dava sürecinin devam etiği bilinmektedir. Ayrıca, ilgili tarafların talepleri doğrultusunda TMMOB Ankara Çevre Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan yer seçimi ile ilgili rapor Belediyeye gönderilmiş olup, gönderilen raporda yer seçiminin uygun olduğu sonucu kamuoyu ve basında açıklanmıştır.
Yukarıda süreçleri belirtilen Tasarım, İşletme ve Yerseçimi aşamaları bitmiş bu proje ile ilgili TMMOB Tunceli İl Koordinasyonu olarak görüşümüz istenmektedir. Kurul olarak projenin uygulayıcısı Tunceli Belediyesi ve projenin iptali için görüş bildiren yöre halkı ile çeşitli tarihlerde toplantılar düzenlenerek fikirleri dinlenmiştir.
Öncelikle belirtmekte fayda olacaktır ki bu türden toplumu, çevreyi ilgilendiren projelerde, planlama aşamasında TMMOB olarak görüşümüzün alınmasının projenin tasarım, işletme ve yer seçimi aşamalarına, sağlıklı ilerlemesi açısından katkı sunacağı aşikârdır. Ancak mevcut durumda projede süreçler tamamlanmış olup ihale aşamasına gelinmiştir. Tarafların görüşleri ve proje üzerinde yapılan teknik analizlerde, İlimizin en büyük sorunlarından biri olan katı atıkların çevreye ciddi zararlar verdiği, merkez ve ilçelerdeki mevcut düzensiz (vahşi) sistem ve uygulamaların sonlandırılarak bilime, tekniğe uygun şekilde bir katı atık yönetim sisteminin hayata geçirilmesinin en temel ihtiyaçlarımız arasında olduğu görülmüştür. Sorunun Tesisin yapılacağı yer seçiminden kaynaklandığı, itirazların bu yönde olduğu bilinmektedir. Katı atık bertaraf ve düzenli depolama tesislerinde yer seçim konusu çok disiplinli bir alan olup mevzuat çerçevesinde birden çok kriter (Mevzuatta 48) göz önünde bulundurularak, yine farklı teknik yöntemler uygulanarak belirlenen ve danışmanlık hizmeti gerektiren bir konudur. Projede yer seçimi aşamasında dört nokta üzerinde bir değerlendirme yapılmış olup, söz konusu bu dört noktanın da niteliksel olarak benzer olduğu, aralarında yapılan değerlendirme ve puanlamada nihai olarak Sütlüce Mevkii’nin uygun olduğu belirlenmiştir. Her ne kadar ÇED süreçlerinin işletildiği dosyadan gözükse de gelinen süreçte yöre halkının itirazlarının bulunması demokratik katılım süreçlerinin yeterince işletilemediğini göstermektedir. Yer seçimi ile ilgili belirttiğimiz zorluklardan dolayı bu proje kapsamında bu dört bölge dışında yer veya yerlerin olup olmadığı konusunda Komisyonumuzun teknik olarak yeniden ele alıp değerlendirmesi mümkün değildir. Kaldı ki projenin geldiği süreç göz önünde bulundurulduğunda, yer seçimi olarak farklı bir alternatifin yeniden değerlendirmesi projenin iptali anlamına geldiği, yeni proje ve finansman süreçlerinin tekrar başlatılması ve hayata geçirilmesi 10-15 yıllık gibi bir sürece yayılacağı görülmektedir.
TMMOB olarak, kuruluşundan günümüze kadar ülke genelinde yapılan hizmet ve yatırım projelerinde mühendislik ve bilimin ışığında ilkesel duruşlarımız mevcuttur. Bu bağlamda kamusal esaslı mühendislik projeler, kendi iç disiplinleri boyutunda değerlendirilip, toplum, çevre ve doğaya etkisi üzerinden zarar analizi de göz önünde bulundurulduğunda taraf olduğumuz alanlardır. Bunun tam karşısında sermaye ve kapitalizme hizmet eden, rantsal, hatalı projeksiyonlara ve siyasi kaygılarla dayalı (İkizdere, Kaz Dağları, Munzur ve Sınır Barajları, Nükleer santraller vb..) projeler gibi sürdürülemez kalkınma modelleri içerisinde, toplum ihtiyaçlarını karşılamanın üzerinde kar amaçlı yöntemleri içeren projeleri ise “Mühendislik Projeleri” kapsamında dahi değerlendirmeyip, tam karşısında yer almış ve bu duruşu devam ettirmekteyiz.
Kurulumuz, bu ilkesellik çerçevesinde, Dersimde planlanan Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi projesinin, her ne kadar yer seçim aşamasının eksik ve demokratik katılımın tam olarak sağlanamadığını düşünse de; mevcut depolama sisteminin çevre üzerinde yarattığı tahribat göz önünde bulundurulduğunda ihtiyaç aciliyeti tartışmasız olan söz konusu projeyi Toplumsal ve Kamusal fayda açısından bir bütün olarak değerlendirmektedir. Uygun proses tasarımının gerçekleştirilmesi, inşaat, işletme ve kapatma aşamalarında çevresel açıdan gerekli mühendislik önlemlerinin alınması koşulu ile belirtilen alanda gerçekleştirilmesinde projenin iptaline neden olabilecek bir itirazımızın bulunmadığını ve sürecin olası yapım ve işletme aşamalarının da takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız.
Sayın mühendis projede yer değişikliği olursa 10 15 yıla sarkar demişsin, ayıp değil mi yalan yanlış bilgilerle kamuoyunu niye yanlış yönlendirmeye çalışıyorsunuz,55 bin ağaçtan niye bahsetmiyorsun,projenin bulunduğu mevkinin munzur pülümür su havzası ve ekoloji koridorunun ortasında olduğunu niye söylemiyorsun.
Dersim halkı,projenin orman olmayan yere taşınması imkanı varken 55 bin ağacı keselim mi
Sayın editör bunlarıda yayımlayın,korkmayın
Göstermelik toplantılar yapıp halk meclisi tiyatrosu ile bu halkı uyutamazsınız,konuşan halka bile dayanamıyorsunuz sesini kesiyorsunuz toplantılarda.3 yılda 2 halk toplantısıyla bir dönem götürülüyor
Size öneri sunalım fakir ailelere su faturası indirimi yap,öğrencileri ücretsiz taşı üniversiteye kominist başkan öyle lafla olmaz üstüne onbinlerce ağaç kesmekle hiç olmaz
11 odanın hangisi gidip bölgede inceleme yaptı,
Katı atık arıtma depolama ve berteraf projesi çed aşamasında iken sütlüce köylüleri olarak tüm kurumlar ziyaret edilerek sunumlar görüşmeler yapılmış. 1000 in üzerinde itiraz dilekçesi çevre şehircilik il müdürlüğü üzerinden çevre şehircilik bakanlığına yollanmış belediye meclisinde projenin tartışılması için gerekli girişimlerde bulunulmuş ve konu belediye belediye meclis gündemine alınmış ve sürdürülen görüşmelerde tüm çevrelerin katıldığı ortak komisyonun oluşturulmasına karar verilmiştir. Sayın macoğlu, nun katıldığı ve yönettiği toplantıda beyanında bu proje hakkında bilgi ve fikir sahibi değilim komisyonun alacağı karara uyacağını ve eğer komisyonu alacağı karar olumsuz olursa belediye olarak projeden çekileceklerini mütakip komisyon tüm kurumları içine alacak bilimsel akademik verilere dayalı tespitlerin yapılması için çalışmalara başlamasından hemen sonra sayın maçoğlu nun basına verdiği beyan aynen şöyle oldu komisyonun alacağı karar bizim için bağlayıcı değil demesinden sonra erzincan idare mahkemesine dava açıldı. Sayın beycan daha önce sizinle yapılan görüşmede bu yer uygun değil gerekirse iş makinalarının önüne yatarım diyordunuz şimdi ne olduda bu açıklama yapma gereği duydunuz. Bu açıklama bağlı bulunduğunuz 11 odanın ortak kararımı bu öyle olsa bile 11 oda bu karara hangi bilimsel inceleme ve çalışma yaptıktan sonra vardı. Sayın beycan ihale aşamasına gelmiştir diyorsunuzda daha önce yapılan yanlışlara hatalara göz yummayamı getiriyorsunuz. Sayın beycan 4 nokta benzer diyorsunuz. 4 noktanın orman alanı olduğunu bu tür projelerde orman alanlarının en son tercih edilmesi gerektiği yönündeki yasal mevzuatı es geçiyorsunuz. Sayın beycan toplumsal ve kamusal olarak 54900 ağacın kesilmesi 9 endemik türün yok olması su kaynaklarının zehirlendirilmesi bölge halkının göçe zorlanması, halkın tek geçim kaynağı olan arıcılık ve organik yaş sebze ve hayvancılığın yok edilmesinde toplumsal ve kamusal yararı ne olabilir. Belediye vahşi depolama alanlarını rehabilite ettide bizmi bırakmadık. Tesis bu kent için gerekli aynen katılıyoruz peki yer seçimi için en yapılan itirazları niye iptal edilmesi için yapılan itirazlar olarak asılsız beyan verme gereği duyuyorsunuz. Zira eğer bölge halkının tepkileri zamanlıca dikkate alınsaydı uygun yer seçimi yapılsaydı bu gün bunları konuşmuyor olacaktık ki ve bu tamamen belediyeni hatası. Çed raporuda biz aynen böyle tehid ediyor bölge halkından ciddi tepkiler var toplumsal olaylar geişebilir. bölge halkı sürekli yanlış algı ve sübjektif olaylarla baskılanıyor. Sanki halk bir bütün projeye karşıymış algısı yaratılmasına karşı bölge halkı defalarca biz projeye karşı değiliz yer seçimine karşıyız dedi ve defalarca haykırdı. Belediye bölge halkının taleplerin dikkate almadığı gibi yok ili ilgilendiren sorun olduğu için ile soralım şeklinde tiraji komik açıklamalar yaptı. Peki bölge halkı olarak şunu önerdik yapılsın yapılması gereken en doğru yere yapılsın ve soruyu halka böyle soralaım bu proje 54900 ağacın kesileceği 9 endemik türün yok olacağı, su kaynaklarının zehirlendiği, arıcılığın organik tarımın yok olacağı yerleşim yerlerine 500 metre mesafede, bölge halkını göçe zorlayan bir alanmı tercih edilsin. yada bir tek ağacın kesilmediği yerleşim alanlarından uzak arıcılık hayvancılığın yapılmadığı su kaynaklarının bulunmadığı kıraç alanmı tercih edilsin. tunceli halkı olarak baraj istemiyoruz ülkede enerji açığı var ve enerji bir ülke sorunu ve ülkeyi ilgilendiren bir durum olduğu için tuncelide baraj yapılsın sorusunu tüm türkiye, yemi soracağız. Sizler toplumun aklı ile dalga geçemezsiniz. Öyle ben çevreciyim ben doğacıyım ben buyum ben şuyum demekle olmuyor cumhuriyet halk partisinin 5 ilçe belediyesi bu projeden çekilme kararı aldı. Erzincan böle idari mahkemesinin tayin ettiği bilirkişi raporu bölge halkını haklılığını bir kez daha ortaya koydu. Belediye tunceli üniversitesine hazırladığı raporu neden kamu oyu ile paylaşmıyor zira belediye iki sontaj kuyusu vurmuş güya 14 metrede içme suyu yokmuş gibi ced raporundada mevcut 14 metrede su kaynağına rastlanmadı foyaları ortaya çıkacak çünkü. zira örtü orman örtüsü yani rapor bölge halkı lehine yok halk meclisleri yok demokrasi den dem vurup otokrasi havarileri bu halk size geçit vermez. Kendi toprağımıza yaşam alanlarımız dünde sahip çıktık bu günde sahip çıkacağız. Kendi elinizle kendi doğanızı yok etme utancından sizi kurtaracağız.
İştah kabartan çöpten pasta 16500000 euro için sermaye karşıtları olarak yırtınan zavallılar hani siz anti kapilatalisttiniz idolojiye ters inanca ters sizi nereye koysak olmuyor ne oldu meta için bu kadar küçülüyorsunuz 180 hektar ormanlık alanı yok edecek kadar niye zalimleşiyorsunuz sizi sultan padisaha dewrese mılije havale ediyorum onları çöpe boğacak kadar insanlıktan çıktınız
Tmmob tarihine kara leke olarak geçecek ve halkın vicdanında mahkum olacaksınız,bilirkişi raporundaki gerçekleri gizleyerek 50 bin Ağacı görmezden gelerek çevreci olunmaz.
çöpten korkmayın, katı atıktır..ya kanalizasyonlar daha kötü, lağım akıyor..Çöp tesisi hidrojen bombası mı?..
çevre sağlığı bakımından acilen yapılmasında zaruret vardır..Aynı zamanda istihdam yaratacaktır..Bu çöp tesisi çevreyi daha temiz tutacaktır.Çünkü kapalı bir alandır ve kuru çöptür.Fabrika da bu çöpü un haline getirecektir...
Ismarlama raporlarla bu iş olmaz,yol yakınken halka kulak verin,yarın davayı kaybettiğinizde bu olay siciliniz için bir leke olcak,kafa kol ilişkisi raporları ile ya da paralı raporlarla bu iş olmaz.
Simdi iklim krizini unutmayalim. Daha gecen sene Tum Turkiye Dersim yandi ve bu yanginlar daha da devam edecek diyor iklim raporlari. Cevreyi kendi haytlarimizin (Su toprak gida hava) disinda degil merkezinde dusunmeliyiz. Is isten gecti mantigiyla hareket etmek vicdansizliktir ve kendini bilmezliktir. Tum Turkiye ve Ortadoguyu cok ciddi kuraklik bekliyor. Kiyametin icindeyiz. Cocuklarimizi, gelecek nesilleri dusunerek hareket etmeli ve icinde var oldugumuz hayat buldugumuz ormanlarin yok olmasina sebep olacak bu projeye hic amasiz hayir demeliyiz. Teveriktir toprak agac ve su: yani kutsaldir. Lutfen sunu hatirlayalim: soldugumuz oksijeni agaclar sagliyor ve bizim verdigimiz karbon dioksiti agaclar icine cekiyor. Boylesine canli bir iliskimiz var agaclarla. Bu tesisin yapimi tereddutsuz iptal edilmeli ve surdurulebilr (yani ekolojiyi gelecek nesiller icin muhafaza ederek) bir yeni yontem icin telasa dusmeden, ekolojik yasam merkezli bir tesis hayal edilmeli ve bu bilinc duzeyini ya kal Amal gerekir. Dersimi dersim yapan ekolojisodir. Insani da ekolojisone muhtactir. O yuzden lutfen ama lutfen galyana gelmeyelim. Oldu bittiye getirmeye calismayalim. Aldigimiz her nefesi agaclara borcluyuz. Boyle bir katliama yesil isik yakmak 38 Katliamina yesil isik yakmakla aynidir. Cevre dostu denecek ucube bir proje icin bir tane dahi agac feda edilemez. Cocuklarimizin gelecegini, ucuz-ozensiz-dogaya topraga ormanlara tum yasama saygisiz ve nankor yalan dolan bir “cevreci ger donusum” projesine peskes cekmemeliyiz. Soz konusu olan agaclar bizim nefesimizdir