Maraş merkezli yaşanan 7.7. ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından uzmanlar Dersim'de de yaşanacak deprem tehlikesine dikkat çekmişti. Dersim Belediyesi tarafından konuya ilişkin bir panel gerçekleştirildi. Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ile Nasuh Mahruki'nin katıldığı deprem paneline yoğun katılım oldu. Yeraltı çarşısı üzerinde gerçekleştirilen etkinlikte konunun uzmanları depreme ilişkin halkı bilgilendirdi.
Kentteki yapıların incelemek amacıyla bir ekip oluşturduklarını söyleyen Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, “İnşaat mühendisleri, jeofizik, jeoloji, şehir plancıları ve çevre mühendisleriyle bir ekip kurduk. Cuma gününden itibaren bütün binaları tek tek inceleyeceğiz. İncelemeler sonrasında jeofizikçi arkadaşlarımız parsel parsel çalışma yürütecek. Bu süreçte eksiklik görülen bütün yapılar denetlenecek. Çünkü ilimizde 3 bin 500’e yakın yapı var. Bu yapılara hızlıca müdahale etme imkanımız var. Yapı sahipleri, müteahhitler, mühendisler, bütün insanlarla ortaklaşa bunu yapabiliriz. Yapılan araştırmalar sonucunda alınacak raporlar doğrultusunda radikal kararlar uygulayacağız” diye konuştu
BİLİM VE TEKNOLOJİ VURGUSU
Depremin bir afete dönüşmesine insanın neden olduğunu vurgulayan Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, "Depremi bir yaşam biçimi olarak benimseyip buna göre şehirler inşa etmemiz gerekir. Bir sokakta bitişik düzende yapı yapılıyorsa yüksekliği aynı olması gerekir. Tunceli'deki bu gibi alanlar sakıncalı alanlardır. Bizim için önce can gelir. Bu nedenle bilim ve teknolojiyi kullanmamız gerekiyor" dedi.
Kahramanmaraş fayının Malatya'ya kadar uzandığını ancak Tunceli'ye uğramadığını belirten Ercan, "Bölgedeki en çekinceli yer Yedisu faydır. Bu fay 8'e kadar deprem üretebilir. 1939’da Erzincan’daki olan depremin 7.19 şiddetinde olduğunu biliyorsunuz ve bunun yıkım gücü 11’dir. Yaklaşık 33 bin kişi hayatını kaybetmiştir" diye konuştu.
3 YIL ÖNCE UYARMIŞTIK
Kahramanmaraş blokunun olduğu yerde bir depremi beklediklerini 3 yıl önce söylediğini hatırlatan Ercan, “Büyüklüğünün de 7.6 olacağını söylemişiz. Bunu söyleseniz ne olacak? Ben, Tunceli’de 2 yıl sonra deprem olacak desem ne önlem alabilirsiniz? Buradaki yapı sayısı 3 bin 500. Deprem olan bölgede 13 buçuk milyon kişi yaşıyor. 4 milyon yapı var. Bu yapıların yüzde 52’si kaçak ve yüzde 25’i imar barışından yararlanmış. Yapılar eski yapılar. Yeni yapılar olsa dahi deprem yönetmeliğine uyanlar az. Yönetmelik var ama uymuyor” şeklinde konuştu.
Panelde konuşan Nasuh Mahruki ise, yapılacak tüm işlemlerin depreme uyumlu şekilde yapılması gerektiğinin altını çizdi. Mahruki, “Yapı stoklarından tutun yasal düzenlemelere, kurumlarla ilişkilere, bürokratik düzenlemelere, eğitim sistemimize kadar. Yapmazsak ne olur? Şu an hala acılarını yaşadığımız gibi olur. Bu bir kader değil. Coğrafya kaderdir de bu bir kader değildir. Bu tamamen insan eliyle yükseltilmiş, travması, etkisi artırılmış bir insan kaynaklı problemdir. Depremin büyüklüğünü değiştiremezsiniz ancak onun yapı stoklarına olan etkisini değiştirebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
tum binalar kamulastirlmalidir. hem sarlatan hem kiskirticilar halk mahkemelerinde ya da meclislerin de yargilanmalidir. ya paneldir ya mitingdir. panel gibi miting mi olur. meydanlarda bilimsel faalliyet mi olur.? dersimde bu kadar buyukbas yok bingolden falan getiriliyor. konusmacilarin hangi bilimsel faaliyeti varmis o da belli degil. kim davet etmis? niye tutuklayip serbest birakilmis? dersimin zeki insanlari algi operasyonunda kurban mi ediliyor? tek milletvekiline dusmus zaten. panel gibi mitingi niye depremden once yapamiyormuymus?