Tunceli’nin Hozat İlçesi Geçimli Köyü’nde bulunan ve 1.300 yıllık tarihe sahip Ergen Kilisesi definecilerin hedefinde. Ergen Kilisesi, bölgede uzun yıllar devam eden çatışmalı ortam nedeniyle kayıt altına alınıp restore edilemedi. Ermeniler tarafından yapıldığı sanılan kilisenin restorasyon çalışmasının yapılmaması nedeniyle büyük bölümü tahrip oldu. Kaderine terk edilen kilise defineciler tarafından harabeye dönüştürüldü.
PAZAZIN MEZARINA BETON
Tunceli’nin en büyük kiliselerinden biri olan Ergen Kilisesi'nin koruma altına alınmasına ilişkin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’na başvuru yapıldı. Geçimli Köyü sakinleri ise kilisenin onarılarak turizme kazandırılmasını bekliyor. Kilisenin içinde bulunan ve kilisenin son papazına ait olan mezara ise defineciler tarafından kazı yapılmaması için beton döküldü.
Beton dökülen papazın mezarı
Kilisenin bakımsız olduğunu söyleyen köy sakini Ali Tezkır, “Birkaç defa geldiler. Yapacaklarını söylediler. Baktılar, gezdiler, çıktılar, gittiler. Daha da bir haber alamadık. Burası çok bakımsızdır. Mesela burası bir eserdir. Her yerden geliyor. Avrupa’dan geliyorlar. Mesela burada bir lavabo bile yok. Zamanında kazmışlar defineciler. Ben kendi gözümle görmedim ama bazı yerler kazılmış ve kırılmış” dedi.
Tarihi yapının çok fazla turist çektiğini belirten diğer bir köy sakini Cimşit Oğuzhan ise, “O zaman diyorlardı ki 1.300 sene evvel yapılmış burası. Çok da turist geliyor. Ermenistan’dan geliyorlar, Amerika’dan, Fransa’dan gelenler var. Defineciler gelip yıkıp kazıyorlar define çıkarmak için. Çok yaptılar” şeklinde konuştu.
“KÜLTÜR VE MEDENİYET KAYBI”
Kilisenin ziyaretçilerinden Güler Emektar ise, “Senelerce basında çok okumuştum. Merak ediyordum. Duygusal olarak da buraya ait hissettiğim bir hisse sahiptim. Benim için sadece bir mekanı ziyaret etmek. Köklerle buluşmuş gibi hissediyorum. Çok etkileyici ve aynı zamanda çok üzücü. Dersim coğrafyasının ve bütün bir Anadolu coğrafyasının ne kadar zengin olduğunu gösteren izler bunlar. Temennim o ki sahip çıkılsın. Burası bildiğim kadarıyla Orta Çağ’da Ermeniler için kültür merkeziymiş. Burada çok önemli yazma eserler üretilmiş. Müthiş bir kültür kaybı, medeniyet kaybı olarak görüyorum. Hem Dersim için hem de Türkiye için büyük bir kazanç” dedi.