Kırmızıdağ Çevre Platformu, bugün Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tunceli İl Başkanlığını ziyaret etti. Saat 13:00'te gerçekleşen ziyaret öncesi CHP'nin danışma kurulu toplantısı olduğu öğrenildi. Toplantıya CHP'li ilçe belediye başkanlarının da katılımı bekleniyordu. Ancak CHP İl Başkanı Hıdır Mercan, danışma kurulu toplantısı nedeniyle platformdan 3 kişilik bir heyetle görüşme sağlanabileceğini söyledi. Aylardır CHP'li ilçe belediye başkanlarının kendilerini oyladığını belirten köylüler ise duruma tepki gösterdi. Kırmızıdağ Çevre Platformu hazırladığı bildiriyi de kamuoyuyla paylaştı. İşte o bildiride yazılanlar....
Başta Tunceli Belediyesi olmak üzere Dersim Katı Atık Birliğini oluşturan tüm belediyeler hazırlamış oldukları gerçeklikten uzak, çarpıtma ve manipülasyon dolu sözde bilgilendirme broşürü ile kamuoyunu yanıltmakta,manipüle etmekte ve suç işlemektedir.Şu çok iyi bilinmelidir ki 9 köy 30 mezradan oluşan Kırmızıdağ bölgesi yöre halkı sizin yalanlarınızla baş edebilecek güçtedir. Sizin yalanlarınıza,çarpıtmalarınıza cevap vermeyi zül saymakla birlikte kamuoyu ve halkımızın doğru bilgilenmesi adına cevap vermeyi bölge halkı olarak gerekli görmekteyiz.
1- Broşürde projenin adı değiştirilerek yalan mekanizması devreye alınmıştır. Broşürde yazan projenin geri dönüşüm projesi olduğu ifadesi broşürdeki birinci yalandır. Proje, bertaraf projesidir. Bertarafın atık önleme, azaltma, atığı tekrar kullanma, enerji üretme gibi hiçbir aşaması bu projede yoktur.
2- Tunceli Belediyesi ve diğer belediyelere sormak isteriz. Katı atık konusundaki bu hassasiyetinizi kanalizasyon atıklarında neden göstermiyorsunuz? Kutsallarımız dediğiniz Munzur ve Pülümür çaylarına yıllardır kanalizasyon ve foseptik akmakta. Her iki vadiye gelişi güzel açılmış tesislerin kanalizasyonu başta olmak üzere bütün pisliği akmakta. Ne yaptınız, ne yapıyorsunuz, ne yapacaksınız? Bu atıklar yetmezmiş gibi şimdi de Sütlüce'yi çöpe boğup, doğayı, ormanı yok edip, sularımızı mı kirletmek istiyorsunuz?
3- Geri dönüşümün evlerde yapılmasını sağlayacağız yalanınızı tüm kamuoyunun vicdanına havale ediyoruz. Şu ana kadar evlerde geri dönüşümün başlatılması için ne yaptınız da halkın bu boş sözlere kanmasını bekliyorsunuz?
4- 55 bin ağacın kesileceği, kökünden söküleceği gerçeği Erzincan İdare Mahkemesinin atamış olduğu içinde iki profesörün de bulunduğu uzman heyetin RESMİ BİLİRKİŞİ RAPORU ile tescillenmişken bu gerçeği NAZİ yalan mekanizmasını bile gölgede bırakacak şekilde nasıl manipüle edip bu halkı ve kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorsunuz, yüzünüz kızarmıyor mu bu yalanı tekrar etmekten? Algı 3,4 bin ağaç kesilmesi; olgu ise 55 bin ağaç kökünden sökülmesi şeklindedir. Yaratmak istediğiniz algının olguyu, gerçeği, doğruyu perdelemesine izin vermedik, vermeyeceğiz.
5-Kağıt geri dönüşümü ile 2 milyon ağaç kurtulacakmış demişsiniz. Elinizden tutan mı var? Yanı başınızda Elazığ'da enerji üretmek için atığa ihtiyaç duyan devasa bir tesis var. Atıkları geri dönüşüm için ilgili tesislere göndermek için neyi bekliyorsunuz? 2 milyon ağacı korumaya, 55 bin Kırmızıdağ ağacını korumakla neden başlamıyorsunuz? Kaz Dağları'nda attığınız ağaç, orman nutuklarınız yoksa içi boş nutuklar mı?
6-Bölgeye 31 yıl boyunca çöp depolayıp ağaçlandırma yapıp bölgeyi terk edecekmişsiniz, bu yalanınız da kendi düzmece ÇED raporunuz tarafından sizi yalanlıyor. ÇED raporunda alanın genişletmeye müsait olduğu tespitiniz projenin ilerleyen zaman içinde tüm bölgeyi yok edeceği gerçeğidir.
7-Dersim'de çöp tesisi kurulabilecek tüm arazilerin orman ya da mera özelliği olduğu yalanına tekrar başvurmuşsunuz. Orman Bakanlığı resmi verileri sizi yalanlıyor. Yüzde 70'i ormansız olan bir kentte yaşamaktayız, siz sanırım başka bir evrende bulunmaktasınız.
8-Düzmece raporlarınız ve broşürünüzde yazdığınız yerleşim yerlerine uzaklık, heyelan riski yok, en uygun alan gibi iddialarınız tamamen yalan, bilimsellikle ilgisi olmayan iddialardır.
9- Gelelim en büyük yalanınıza. Yer seçimi konusunda halkın rızası alındı yalanını projenin yanlış yer seçiminden dolayı defalarca eylem yapan halka karşı tekrarlamaktan yorulmadınız. Söz, yetki, karar hani halkındı? Toplantılara katılan yöre halkı ve muhtarlarının olumlu görüş bildiren imzalarının proje dosyasında olduğunu iddia etmişsiniz, iddiasını ispat etmeyen müfteridir. Yalan söyleyerek topluma kirli bilgi aktararak suç işlemektesiniz.
10-Projede yer değişikliğinin mümkün olmadığını ve bunun Çevre Bakanlığınca DER-KAB'a yazılı olarak bildirildiği yalanını daha ne kadar anlatacaksınız? Bakanlığın gönderdiği yazıda 2026 yılına kadar projede değişiklik yapılabileceği gerçeğini daha ne kadar saklayacaksınız?
11- Projenin iptalinin çevre felaketine yol açacağını iddia etmişsiniz; Asıl proje bu bölgede hayata geçerse tüm şehir asıl çevre felaketine maruz kalacak, şehrin temiz havası temiz olma özelliğini kaybedecektir çünkü çöp tesisi şehir merkezinin neredeyse sıfır noktasında kurulacak. Esentepe, Yeni Mahalle ve İnönü Mahallesine adeta yapışık konumda bir çöp alanımız olacak.
12-Tesis alanına sıfır noktadaki ziyaretleri, mezarları, yerleşimleri yok sayarak, çevredeki su kaynaklarını, çeşmeleri yok sayarak projeyi şirin göstermeye çalıştığınızın farkındayız. Sizin bu canavar, katil projenizi bu halk çöpe atmıştır, orda da kaybolup gidecektir.
Basına ve kamuoyuna saygı ile duyurulur.
KIRMIZIDAĞ ÇEVRE VE YAŞAM PLATFORMU
Bu projenin yer tespiti ve onaylanması da dahil 12 yıl önce HDP belediye yönetimindeyken yapıldığını herkes biliyor. Madem şehit mezarları, inanç yerleri yok oluyor.. O zaman neden bu yeri seçtiniz? Hadi seçtiniz, o zaman fark etmediniz diyelim. Peki şimdi kusurunuzu, suçunuzu neden Maçoğlu’na ve SMF’ye yüklüyorsunuz? Çıkın özür dileyin hiç değilse.. Fakat mesele Katı Atık projesi değil, yerel seçimde SMF ve Maçoğlu’na kaybettirmektir..
Şimdi Yerel Seçimler var. Birleşmek, ortaklaşmak varken gerçek olmayan propagandalar size kazandıracağını mı zannediyorsunuz ? Yine yanılıyorsunuz arkadaşlar! Olsa olsa en fazla sistem partilerin kazanmasını sağlarsınız.
Başka bir işe yaramaz bu saldırı..
Maçoğlu ve SMF’nin yönettiği Dersim belediyesinin yaptığı güzel işlerden bir kaç örnek verelim.
Dersim belediyesi ve SMF’nin yaptığı Kadın Çalıştayı, Kadın kooperatifleri, 29 adet tüketim kooperatifi, Tarım Çalıştayı, Depreme karşı önlem çalışmaları, Kültürel etkinlikler, Dil (zazaki-kırmançki) ve müzik çalışmaları, Enternasyonel Proletaryanın mücadele ve direniş gününü belleklere kazıyacak olan 1 Mayıs Anıtının dikilmesi, keza 1 Mayıs, 15-16 Haziran, 8 Mart gibi emek ve direniş günlerinin ücretli tatil edilmesi, Suruç’ta katledilen gençler anısına anıt yapılması, ekmek fiyatının, taşıma ve su ücretlerinin en düşük il olması, kurduğu fırınla ihtiyacı olan yoksul halkla dayanışma amaçlı günlük yemek dağıtımı ve daha bir çok hizmetin yanı sıra işçilerin çalışma saatini 7 saate indirmesi gibi daha sayamadığımız hizmetler ve ileri adımların bizim dost bildiklerimiz için bir önemi olmadı! Tek bir gün oldun sayfalarında bu güzel işlere yer vermediler, neden?
Yakın bir zamandan bir örnek verelim..
En son 2023 genel seçimleri sırasında SMF’yle ittifak yaptınız ve YSP adayı Ayşe Kordu SMF’nin desteğiyle vekil seçildi. Başka türlü vekil olması mümkün olmayacaktı, bunu çok iyi biliyorsunuz. Dahası bunun böyle olduğunu Dersim’de bilmeyen yoktur. Peki yerel seçimler gündeme geldiğinde SMF ile ittifak etmekten özellikle neden kaçıyorsunuz? Daha da kötüsü düşmana saldırır gibi SMF ve onun kadrolarına neden saldırıyorsunuz?
Şimdi yeni bir yerel seçimler sürecindeyiz. Yapmanız gereken tek doğru şey, benmerkezci yaklaşımdan uzak durup SMF ve diğer devrimci parti ve guruplarla ittifak çalışmalarına samimice girmek olmalıdır! SMF’nin dost güçlere her daim önerdigi şey İTTİFAK’tır. Sadece SMF ile de değil. Tüm demokratik-devrimci güçler ittifak yapmalıdır. Bugün maalesef Burjuva iktidarın alternatifi ne yazık ki yine burjuva muhalefettir. Halk iki burjuva klik arasında ezilmektedir. Somut ve gerçek durum budur. Demokratik-devrimci alternatif acil bir ihtiyaçtır. İttifak ise dostluk ister. Dostluğa önem vermeyi bekler. İttifak karşılıklı uzlaşma ve uzlaşmaya bağlı kalmayı ister. Hile, entrika, oyun, tezgah çevirme gibi kötülükler ittifak ruhuna yabancıdır.
Saldırmak kazandırmaz, ittifak kazandırır.. Sorumluluğa davet ediyoruz..
Ya arkadaş anlamadım söz verip imza atıp yine halkı kandırıyorlar, en radikal devrimcisi de böyle en sistemcisi de aynı pratiği sergiliyorlar, burda kan kaybeden en büyük manevi miras devrimcilik olmuştur ki baş aktörü piskopos nohutcu beydir; kazanan ise ellerini ovuşturan sistem düzen partileridir. Halk ise yine görmüştür ki menfaat ve çıkar günümüz sözde devrimcilerini dahi pula kul eylemiştir
dayamak dayak ve dayatmakla bu isler olmuyor. sarlatanla bu isler yurumuyor. algida secicilik var. toplumu igfal eden kafasi iptal ve bu yuzden degersiz kisilik bozugu issiz gucsuz dilsiz kultursuz hatta imansiz. asagilik bir maymun dansi kor katirin son demleri. uretememis bir toplumun cop sorunu basat celiski.....riya meclisi post nisinleri horasan erenleri ayni pilavi tekrar kasiklamislar servet dusmanlari da atlamislar.
Öncelikle evet bu proje HDP nin projesiydi o dönem farklı bir yer olarak belirlenmişti fakat belirlenen yerde şehit mezarları olduğundan köylülerden bir kaçı şuanki mevcut yeri gösterdi ama tabi bu sadece orda yaşayan birkaçıydı sonra köylülerle görüşülecekti ama o dönem eş genel başkanların tutuklanması ve arkasından kayyumların atanması derken bu proje gündemden düştü derken askıya alındı. Evet dersimde devrimci bir dayanışma kesinlikle şart fakat sizde iyi biliyorsunuzki SMF de bahsettiğiniz gibi mahsum değil ben de size birkaçını hatırlatayım. Örneğin bir önceki dönem seçimlerinde Ali Tacar ın mitingini izleyin sisteme dair bir ibare varmı baştan sona HDP yi karalama politikası yapt tek bir proje hakkında konuşmadı birde HDP’nin mitingine bakın SMF ye dair birsey varmı mitinginde .belediyeye aday olan birinin bu tarzda konuşma yapması sizce ne derece doğru. Eğer izlemediyseniz bende linki var isterseniz gönderebilirim.son yerel seçimde de evet dediğiniz gibi dayanışma girişimleri yapılırken aniden aday çıkarmanız o dönem sayın maçoğlunun popüleritesine güvenmenizdi aynı dönem HDP nin neredeyse tüm yönetim kadrosunun tutsak edilmesi bir o kadarının zorunlu ülke dışına çıkmak zorunda bırakılması derken ciddi bir kitle seçim dışı bırakıldı burda yapılması gereken o seçim sisteme bir cevap olacaktı fakat halka sakın oy vermeyin yoksa yine kayyum atarlar demek sizce ne derece doğru.yinede sağlıklı bir devrimci dayanışma şart diyorum umarım bu gerçekleşir
kaldırım olmayan yerde burjuva iktidarı varmıs. Macoglu sistem partisi değilse portakal tezgahında mı emekci enternasyonal ozcekimden mi geliyor. ezik olanlar kaybedince halkada kaybettirecekler burası kesin. bir de bu saldırı total düşünen serceleri yokedip çekirge istilasına mı bırakacaklar patron aga mı katledeceniz keske babanız geri donustereydi.