Yedisu, Özlüce, Pembelik, Seyrantepe, Tatar, Kiğı, Duru ve Karataş gibi HES projeleriyle adeta yok edilen Peri Suyu Havzası şimdi de madencilik projelerinin hedefinde. Bingöl Adaklı ve Kiğı ilçeleri sınırlarında planlanan maden projelerine karşı Av. Barış Yıldırım hukuksal süreç başlattı.
BÖLGEDE ÇOK SAYIDA CANLI YAŞAMI BULUNUYOR
Yürütmeyi durdurma istemli açılan davada bölgede çok sayıda canlı yaşamının bulunduğu ifade edilirken, "Havzada endemik flora ve fauna türleri bulunmaktadır. Alanda araştırma ve inceleme yapıldığında bahsi geçen türler tespit altına alınabilecektir. Havzada Yaban Keçisi türleri, Keklik, Vaşak, Bozayı, Kurt gibi nadir fauna türleri bulunmaktadır. Bahsi geçen fauna türleri ülkemizin de taraf olduğu Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi (Bern Sözleşmesi( kapsamında koruma altındadır" denildi.
HİÇ BİR SURETLE KAMU YARARI YOK
Mahkemeye sunulan dilekçenin devamında şu ifadelere yer verildi; "Proje sebebiyle köy halkının içme ve kullanma suyu olarak yararlandığı kaynaklar kirlenecektir. Proje alanı Peri Suyu Havzasında bulunmakta olup anılan havza Önemli Doğa Alanı (ÖDA) ve Önemli Kuş Alanı (ÖKA) içerisinde bulunmaktadır. Proje, tespitli yaban hayatı sahasına ağır ekolojik zararlar verecektir. Proje sahasında arıcılık faaliyeti yürütülmekte olup projenin yürütülmesi halinde anılan faaliyet yok olacaktır. Projede hiçbir surette kamu yararı bulunmamaktadır."
EKOSİSTEMİ KAYBEDERİZ
Konuya ilişkin bir değerlendirme yapan Av. Barış Yıldırım, "Bingöl Adaklı ve Kiğı ilçeleri sınırlarında planlanan Kurşun-Çinko-Gümüş Kompleks maden projesi için alınan ÇED olumlu kararına karşı yöre dernekleri adına bugün iptal davası açtık. Peri Suyu havzası barajlarla adeta yok edildi. Şimdi de maden projelerinin hedefinde. Bingöl, Erzincan, Tunceli dağları ülkemizin en büyük su toplama havzasına sahip Fırat Nehri’nin neredeyse tüm kaynaklarını barındırıyor. Madencilik projeleri devam ederse ülkemizin en büyük nehrinin tüm ekosistemini kaybederiz" dedi.
Tunceli'de zengin maden yatakları yok..telaşlar boş ve masal..zaten madenler olsaydı çoktan işlenmişti...Madenler üzerinden siyaset yapmanın kime ne yararı var?..Tunceli'de konuşan çok, iş yapan yok..işsizlik yoksulluk kimin umrunda..Tunceli gelişmemiş çok fakir bir il..Ama her gün siyaset var..Herkes siyaset profesörü olmuş..Siyaset değil ,çalışın üretin, ilinizi fakirlikten kurtarın..Zaten çok göç veriyor..İnsan kalmamış..Madenlerle niye uğraşıyorsunuz ki, madenler yok...
Soyut ve gereksiz tartışmalar..İdeolojik guruplar yine bir oyuncak buldular.Neymiş "ekosistem" ya sorun bu mu?Sorun;işsizlik, yoksullıuk ,göç gibi konularda yoğunlaşın..Hiçbir fabrikanın olmadığı Tunceli'de çevre kirliliğini aramak beyhudedir, boşunadır..Dün "ideoloji" bugün"ekosistem masalları..Komünizm işsizlik ve yoksulluktan dolayı yıkıldı..Yoksulluğa çare bulamadı ve halkı aç bıraktı yıkıldı....
Hayat güldüğün kadar