Bugün Tunceli’de spor alanında önemli bir etkinlik gerçekleştirildi.
Avrupa Spor Haftası etkinlikleri kapsamında Türkiye’de 81 ilde eş zamanlı spor müsabakaları yapıldı.
Müsabakalar 81 ilden canlı yayınlandı.
Tunceli’de yapılan spor müsabakası ise rafting oldu.
Tunceli Valiliği, Tunceli Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Türkiye Rafting Federasyonunun organizasyonuyla Munzur’da sporcuların katılımıyla rafting yarışı düzenlendi.
12 takımın yer aldığı rafting yarışına yaklaşık 60 sporcu katıldı.
Bu etkinliğin önemli ve kıymetli olduğunu düşünüyorum.
Ancak biz, her zamanki gibi okyanusu geçip derede boğulduk...
Devlet tarafından yapılan etkinliklerin, organizasyonların formları ve protokolleri vardır.
Bu protokoller dışına çıkamazsanız.
Keyfi iş yapamazsınız.
Kafanıza göre hareket edemezsiniz.
Örneğin CHP Tunceli İl Başkanı Ali Mustafa Çelik’in programa davet edilmemesi gibi.
***
Kent açısından oldukça önemli olduğunu düşündüğüm bir etkinlikte adeta protokol krizi yaşandı.
Kapalı kapılar arkasında ne konuşuldu?
CHP Tunceli İl Başkanı Ali Mustafa Çelik’in programa davet edilmemesi talimatını kim verdi?
Yada hangi memur keyfi bir tutum sergiledi?
AK Parti İl Başkanı Fatih Tek’in davet edildiği programa neden CHP il başkanı davet edilmedi?
Bu organizasyon siyasi parti organizasyonu muydu?
İl protokol listesine neden uyulmadı? (http://www.tunceli.gov.tr/protokol-listesi)
***
Diyeceğim o ki; Oldukça keyifli ve anlamlı bir etkinliğe siyasetin gölgesi düşürüldü.
Yukarıda verdiğim protokol listesinde siyasi parti temsilcilerinden sonra gelenler bile etkinliğe davet edilmişti.
Hatta protokol listesinde hiç olmayan isimler bile etkinlikte en öndeydi.
Ancak Türkiye’nin ana muhalefet partisinin il başkanına telefon edip, nezaketen çağırma girişiminde bile bulunmamışlardı.
Bu yapılan ayrımcılık değil de nedir?