Cinsel saldırı faili E. S. ve D. H., 2021 yılında yüzde 50 engelli olan S.Y’i İzmit’ten İstanbul’a silah zoruyla kaçırmış ve uyuşturucu vererek işkenceyle 4 gün boyunca cinsel saldırıda bulundukları iddia edildi.
Faillerden D. H.’in Tunceli Nöbetçi Mahkemesine verdiği dilekçede silah zoruyla kaçırma, işkence ve cinsel saldırı suçlarını itiraf etmesine rağmen failler tutuklanmadı.
Faillerden E. S.’in daha öncede S.Y’i silahla tehdit ederek kaçırdığı ve metamfetamin olarak bilinen sentetik uyuşturucu içirerek cinsel saldırıda bulunduğu ortaya çıktı.
Faillerden D. H.’in, 2 Haziran 2022 tarihinde İstanbul Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Tunceli Nöbetçi Mahkemesine verdiği dilekçede cinsel saldırı suçunu kabul ettiği belgeye PİRHA ulaştı.
FAİL SUÇUNU KABUL ETTİ AMA CEZA YOK
Cinsel saldırı faili D. H., 2 Haziran 2022 tarihinde İstanbul Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Tunceli Nöbetçi Mahkemesine verdiği dilekçede cinsel saldırı suçunu kabul etti.
Faillerden E. S.’in şikayet sonrasında HTS kayıtlarının çıkmaması için farklı telefon numaraları verdiğini bilgisini de veren fail H., “S.Y isimli şahısta zeka geriliği mevcuttu, kendisi zihinsel engelli olduğu için hiçbir şey anlamaz diye düşünmüştük. E. S., tarafıma ‘İfadeni falan alırlarsa babanın ya da annenin telefon numarasını verirsin, HTS kayıtlarında İstanbul’da olduğumuz ortaya çıkmasın, bende zaten G.’nin numarasını kendi numaram olarak vereceğim” dediğini aktardı.
“E. S. YURT DIŞINA KAÇMAYI PLANLIYOR”
Bir diğer cinsel saldırı faili olan E. S.’in yurtdışına kaçmayı planladığını dilekçesinde ayrıca belirten fail H., “E. S. isimli şahıs Rusya ülkesine çalışmak için gitmesi adına ‘yurt dışına çıkış yasağı” adli kontrolünün kaldırılması adına defalarca başvurular yapmıştır. E. S. isimli şahıs dosya nedeniyle yurt dışına kaçmayı planlamaktadır” diye belirtti.
FAİL PİŞMAN OLDUĞUNU SÖYLEYEREK BERAAT İSTEDİ
H., dilekçesinin son kısmında ise mahkeme heyetinden pişmanlık ve ‘iyi hal’ den kaynaklı tutuksuz yargılanmayı ve hükmün geriye bırakılmasını talep ederek şunları ekledi:
“Üzerime atılı olan suçu işlemiş olduğumu samimi bir şekilde kabul ettim. Delilleri yok etme, gizleme ve değiştirme ihtimalim, mağdur ve tanık üzerinde baskı kurma ihtimalim ve kaçma şüphem bulunmamaktadır. Bu sebepler ile de; tutuksuz olarak yargılanmak istiyorum. E. S. isimli şahısın tutuklanması hususunda takdir mahkemenindir. Çok pişmanım, S.Y’den özür diliyorum. Umuyorum ki tarafımı af eder. Yukarıda açıkladığım ve re’sen nazara alınacak nedenler ile ilgili bu dilekçemde meydana gelen olayla detaylı bir şekilde anlatmam ve pişmanlık göstermem sebebiyle bu hususun mahkeme tarafından dikkate alınmasını ve bu dilekçem doğrultusunda gerekli hükmün kurulmasını saygılarımla arz ve talep ederim.”
“SUÇLARINI KABUL EDİYORLAR ANCAK CEZA ALMIYORLAR; BU NASIL OLUYOR?”
Sanıkların suçlarını kabul etmelerine rağmen cezalandırılmadığını söyleyen mağdur S.Y’nin akrabası, “Şahıslar siyasi parti üyeleri o yüzden ceza almıyorlar, böyle bir durumda suçlarını itiraf edecekler ama tutuklanamayacaklar bu nasıl oluyor. Davanın iddianamesi 1,5 yıl sonra hazırlandı davanın ikinci duruşması eylül ayında görülecek. Bu kişiler suçlarını kabul etmelerine rağmen hiçbir ceza almıyorlar, ellerini kollarını sallayarak geziyorlar bu durum bizim içimizi acıtıyor. Suçlarını kabul etmelerine rağmen adli kontrol kararı ve yurt dışı yasağı kararı bile yok, yurt dışına kaçsalar kim geri getirecek bunları. Bugün bizim başımıza gelen yarın başkasının başına gelebilir, ülkede cezasızlık politikası var. Suçlarını kabul ediyorlar ancak ceza almıyorlar bunu hangi vicdan kaldırır” dedi.
Davanın ikinci duruşması 26 Eylül’de İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Kaynak: Pirha